Asansör İstanbul Fuarı, 111 ülkeden 6.672 yabancı ziyaretçi ağırladı
Asansör İstanbul Fuarı, Beylikdüzü TÜYAP Fuar alanında 10-13 Mart 2022'de 17. kez ziyaretçilerini ağıladı.
Fuarın açılış töreninde Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemur, AYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Targıt, Türkiye Makine Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran hazır bulunurken, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Kutlu Karavelioğlu, Avrupa Asansör Birliği (ELA) Başkanı Roberto Zappa ve T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede de çevrimiçi olarak katıldı.
60.000 metrekarelik bir alanda 17.'si düzenlenen Uluslararası Asansör Fuarı'nı 6.672'si yabancı olmak üzere toplamda 22.348 sektör profesyoneli ziyaret etti. İstanbul'daki olumsuz hava koşullarına ve Türkiye'nin 2 büyük asansör alıcısı konumundaki Rusya Federasyonu ve Ukrayna arasında yaşanan savaşa rağmen 111 ülkeden gelen yabancı ziyaretçi sayısı fuar katılımcılarını memnun etti.
AYSAD İletişim Danışmanı ve Tek Gündem Asansör Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Turhan Korkmaz'ın sunumuyla başlayan Asansör İstanbul Fuarı'nın açılış töreninde ilk konuşmayı yapan Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemur Asansör İstanbul Fuarı'nın 1992 yılından bu yana her ilan edilen açılış tarihinde koşullar ne olursa olsun gerçekleştirilen bir organizasyon olduğunu ifade etti. İlk kez 2021 yılında, pandeminin yarattığı küresel koşullar nedeniyle fuar tarihini değiştirmek zorunda kaldıklarını anlatan Zekeriya Aytemur, yine de son üç yıla baktıklarında dünyada pandemi sonrası açılan uluslararası nitelikteki ilk fuar olma özelliğini taşıdıklarını iddia etti. Aytemur, "30 yıllık süreç içerisinde sektörün büyümesi ile fuarın büyümesi birbirini tetikleyen, geometrik büyümeyi sağlayan bir durum haline geldi. Bu süreçte küresel ölçekte markanın yerleşmesinde değerli derneğimiz AYSAD’ın da çok önemli katkıları oldu. Sonuç itibariyle Türk asansör sektörü 2017 yılından itibaren ihracat fazlası veren bir sektör haline geldi. Bu da sanayimiz ve ülkemiz açısından gurur verici bir durumdur. Pandeminin küresel ölçekte yarattığı olumsuz etkiler henüz tam olarak bertaraf edilemedi. Enerji ve hammadde fiyatlarının yüksekliği, yakın coğrafyamızdaki savaşlarla ortaya çıkan kaotik ortam aslında üreticilerle ihracatçılar açısından her bir müşteriyi çok daha kıymetli hale getiriyor. Bunun bilincinde olarak hem bu fuarda hem de önümüzdeki yıl gerçekleşecek fuarda tüm dünyada fuarımızı daha fazla tanıtmaya ve üreticilerimizi alıcılarıyla buluşturmak adına çok daha fazla çalışmaya bugünden başlıyoruz. Fuarımızın açılış töreninin onurlandırdığınız için hepinize teşekkür ediyor ve iyi fuarlar diliyorum.” dedi.
Fuarın açılış treninde AYSAD Başkanı Sefa Targıt da yaptığı konuşmada 2022'de düzenlenen İstanbul Asansör Fuarı'nda, eskisinden farklı, yeni bir normalle bir araya gelindiğini kaydetti. Atlatılan büyük salgının sektörü 2 yıl sektörü bir araya gelmekten alıkoyduğunu ifade eden Targıt, "Yeni normale uygun olarak, Sayın Bakanımız ve Sayın ELA Başkanımız ruhen ve kalben bizimle olacaklar, başka mekanlardan video konferans yoluyla bize hitap edecekler." diye konuştu.
Asansör İstanbul Fuarının açılışına 17. kez şahit olmaktan büyük gurur duyduklarını belirten Sefa Targıt, sürdürülebilir bir etkinlik olduğu, rüştünü ispat ettiği kuşkusuz olan uluslararası fuarın bir kez daha sağlıkla ve başarıyla tamamlanmasını diledi.
Pandeminin beklenen sonucu olarak, dünyada ve Türkiye'de ortaya çıkan ekonomik sorunlar paralelinde bir darboğazdan geçildiğine dikkat çeken Targıt, "Dar boğazlar aşıldığında feraha çıkılır. Bu ümitle, sektörümüzün dinamik yapısına ve dış ticaret kabiliyetine güveniyoruz. Salgının başından beri, asansörler önemli bir yere oturdu ve ilgi odağı haline geldi. Salgının ilk ağır döneminde New York Times gazetesinde yayınlanan bir makalede, asansörler petri kabına yani laboratuvarda virüs üretme ortamına benzetildi. Yeni normalde yüksek binalara talebin azalacağına vurgu yapıldı. Asansör endüstrisi, bulduğu çözümlerle çareler üretti ve hayat devam etti. Binalarda asansör sayısından ve büyüklüğünden kaçınma alışkanlığının, binaları nasıl değersizleştirdiğini bu felaket herkese anlattı." diye konuştu.
- 10 yıldır, Türk asansör endüstrisi önemli bir değişim süreci içinde
AYSAD Başkanı Sefa Targıt, 2012 başından itibaren 10 yıldır, Türk asansör endüstrisinin önemli bir değişim süreci içinde olduğuna da değinerek A tipi muayene kuruluşlarının devreye girmesiyle canlanan ve yaygınlaşan yıllık muayeneleri sektör açısından çok önemli bulduğunu söyledi. Yıllardır dinledikleri; haksız rekabet şikayetleri, yetkisiz kişilerin yaptığı uygunsuz montaj bakım faaliyetleri gibi efsanelerindeki gerçeklik payının ölçüme tabi tutulduğunu belirten Targıt, bir yandan asansörlerin uygunsuzluğu konuşulurken, diğer yandan kontrollerin hatalarından bahsedildiğini kaydederek, "Her zaman ve her yerde iyi uygulamalardan söz edilmese de, bu konu konuşuluyor ve ilk kez elimizde laf dışında veriler var. Bu sürecin sürekli iyileştirme faaliyetleriyle devamı, herkesin yararınadır." dedi.
- AYSAD ilkeleri ve tüzüğünde yazan amaçları doğrultusunda, çalışmalarımızı sürdürüyoruz
"AYSAD ilkeleri ve tüzüğünde yazan amaçları doğrultusunda, çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diyen Başkan Sefa Targıt, EN standartlarının Türkçe tercümesine büyük destek veren başta Serdar Tavaslıoğlu olmak üzere, Nihat Güven, Can Mutu, Aziz Bilge'ye, bu işlerin yapılmasına maddi manevi katkı sağlayan tüm AYSAD üyelerine teşekkür etti. Doç. Dr. Ender Ateşman göreve getiren TSE Yönetimine de teşekkür eden Targıt, "Hızlı ve nitelikli bir tercüme sürecinin başına getirilebilecek, işin ehli insanlardan birini bulmuşlar." dedi.
- Sektörün ağabeyi Ersan Barlas ve çok kıymetli üyemiz Erol Gürakar bu fuarda anılarımızda olacaklar
Kendilerini ve sektörü hüzünlendiren vefatlar olduğunu kaydeden Targıt, AYSAD Başkanı ve sektörün ağabeyi Ersan Barlas ve çok kıymetli üyeleri Erol Gürakar'ın bu fuarda anılarında olacağını söyleyerek, "Mekanları cennet olsun. Ayrıca sektörün önemli derneği IAEE’nın yönetim kurulundan dostlarım Ami Lustig ve Joseph Stier bu yıl ebediyete intikal ettiler. Sektöre katkılarına bir kez daha teşekkür ediyor, saygıyla anıyorum." dedi.
- AYSAD'ın 50. kuruluş yıl dönümü
Bu yıl AYSAD’IN 50. kuruluş yıldönümü olduğunu kaydeden Sefa Targıt şöyle konuştu:
"Bu gururu 50 yıldır yol arkadaşlığı yapmış herkesle birlikte yaşayacağız, kutlayacağız, konuşacağız. Akraba makine dallarıyla Türkiye MAKFED, ikincil akrabamız İnşaat sektörüyle Türkiye İMSAD, uygunluk değerlendirme sektörüyle UDDER üyelikleriyle; diğer sektörlerle dikey bilgi görgü akışını SEDEFED kanalıyla gerçekleştirirken, ELA Üyeliğimizle uluslararası bilgi akışını kanalı açık tutan AYSAD, sektörel örgütlenmenin en iyi modellerinden biridir.
Hem ELA hem de MAKFED üzerinden ORGALIM Avrupa Mühendislik Endüstrileri Birliğine, TÜRKONFED aracılığıyla UAPME Avrupa Kobi ağına bağlıyız. Bu anlattıklarım, AYSAD’ın Dünya çapında bir 'network'ün parçası olduğunu, oya gibi işlenmiş bir sektörel yapılanma modeli ortaya koyduğumuzu gösteriyor. Bir sektörel derneğin yapacağı işler bunlardır. Devletten bir şeyler koparmak değil, destek vermek, işbirliği yapmaktır. Her platformda ihtisas alanını layıkıyla temsil etmektir. Bu ilkeleri ve yapıyı korumaya tüm gücümüzle devam edeceğiz.
Karşımda bu ilkelerin önemli savunucuları, fedakar sivil toplumcular var. Sektörün ve ihracatın gelişmesine inanılmaz zaman ayıran katkılar sunan MAFED Başkanımız Adnan Dalgakıran’a, TİM Başkan Vekilimiz Sayın Kutlu Karavelioğlu’ya, ELA başkanımız Roberto Zappa’ya ayırdıkları zaman için özellikle teşekkür ediyorum.
Bizi yalnız bırakmayan, Sayın Bakanımız Hasan Büyükdede’ye de özellikle teşekkür etmek isterim. Yurttaşlık Bilgisi kitabında yazan demokrasi kendi kendini yönetmektir sözünü hatırlatıyor. Sahadan gelen bir makinacı sanayiye yön vermek için fedakarca çalışma yapıyor. Bu düşüncelerle hepinize kolaylıklar, başarılı fuarlar diliyor; en derin saygılarımı sevgilerimi sunuyorum.”
Adnan Dalgakıran: Değişim kainatın kanunudur
Türkiye Makine Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran yaptığı konuşmada “Değişim kainatın kanunudur. Dünyadaki gelişmelere baktığımızda bu değişimin neresinde kalıyoruz. İki türlü değerlendirme vardır. İlki 5 sene önce ciromuz ne kadardı? Şimdi ne kadar? Bu bir değerlendirmedir. İkincisi ise 5 sene önce dünya pazarından ne kadar pay alıyordum. Şimdi ne kadar pay alıyorum? Doğrusu ikinci değerlendirmedir. İnsan doğası gereği güzel şeyler duymak ister. Ancak kişiler, firmalar ve ülkelerin gelişimi için, konfor alanının terk edilmesi gerekir.
Gelişme rahatınızı bozucu bir durumdur. Gelişmek istiyorsunuz. Rahatınızı bozup risk alıyorsunuz ve daha ileri gidiyorsunuz. Burada eksiğimiz var. Biz 300 yıldır dünya ekonomisinde yüzde 0,7 ile 1,3 arasında pay alıyoruz. Gelişmiş ve zengin bir ülke olmak için de bu payın yüzde 3’e çıkması lazım.
Asansör sektörü için de dünya ekonomisinden ne kadar pay aldığımız önemlidir. Neticede eğitim sistemini kökünden, kültürel durumu da önemli ölçüde değiştirmemiz gerekiyor. Fuarın herkese hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
TİM Başkanvekili Kutlu Karavelioğlu: Türk makine sektörü dünyanın dört bir yanına mal satmakta
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Kutlu Karavelioğlu ise Türk makine sektörünün dünyanın dört bir yanına mal satmakta ve giderek geniş pazarlara sahip olduğuna dikkat çekti. Karavelioglu, Pandemi gibi aniden maruz kalınan ve beraberinde Ukrayna’da ortaya çıkan savaş durumunun endüstrileri ve küresel ticareti doğrudan etkilediğine dikkat çekerken elbette bunların da bir sonunun geleceğini umduğunu belirtti.
Karavelioglu, “Tabi zaman zaman beklenmedik iklim koşullarıyla da karşı karşıya kalınabiliyor. Ancak fuarın çok iyi başladığını öğrendim, mutlu oldum. Fuarın çok iyi bir şekilde neticeleneceğine inanıyorum” diyerek Türk makine sanayinin en büyük ihracatçı ikinci endüstri olduğuna vurgu yaptı. Karavelioğlu sözlerini asansör endüstrisine ilişkin verileri değerlendirdiği bilgileri paylaşarak son verdi.
Roberto Zappa: Asansör İstanbul Fuarı dünyanın en etkili uluslararası fuarlardan biri
Avrupa Asansör Birliği Başkanı Roberto Zappa Asansör İstanbul Fuarı’nın her zaman dünyanın en etkili uluslararası fuarlarından biri olduğuna işaret ederken, AYSAD’ı kuruluşunun 50. yılı olması münasebetiyle de kutladı. Zappa, ELA'nın Avrupa içindeki en prestijli üyelerinden biri olan AYSAD’a tam destek verdiğini de ifade etti.
AYSAD’ın ELA’ya bağlılığı, stratejik ortaklığı, komiteler ve çalışma gruplarına sağladığı güçlü katılımıyla gurur duyduklarını belirten Zappa, ticari fuarların fikir alış-verişleri ve sektördeki yeniliklerin takibi açısından önemli fırsatlar sunduğuna dikkat çekerken, inovasyon ve araştırma faaliyetlerinin dünya pazarlarındaki başarı için en önemli iki faktör olduğunun da altını çizdi.
Roberto Zappa, AYSAD’ın uzman rehberliğinde gerçekleşen Asansör İstanbul Fuarı’na ELA adına başarı dileklerini iletti.
Hasan Büyükdede: Nitelikli insan kaynağına odaklanmamız artık kaçınılmazdır
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede Türk asansör sektörünün 1950’lerden sonra ivme kazandığını ve tamamen ithalat yoluyla ihtiyaçların karşılandığı bir sektör yapısından sıyrılarak kademeli olarak asansör montajı ve aksam imalatı alanlarında yerli ve milli üretimin arttığı bir sektör yapısına dönüştüğünü kaydetti.
Sektörün özellikle 1990’lardan sonra artan talebe karşılık olarak büyümesini ve gelişimini sürdürdüğünü ifade eden Hasan Büyükdede, dünyada gelişen yeni teknolojilerle birlikte, Türk asansör sektörünün de büyük bir değişim sürecine girdiğini ve dünya ticaretinde önemli pazar payına ulaştığını anlattı.
Türkiye'nin uluslararası teknolojik gelişmeleri takip eden bir konumda olabilmesi için özellikle asansör gibi toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren bir sektörde yerli üretimin geliştirilmesinin öneminin büyük olduğunu belirten Büyükdede, bu kapsamda, en başta gelen konuları yerli üretimi geliştirecek olan eğitimli insan faktörünün yetiştirilmesi ve dünya genelindeki en son teknolojik eğilimlerin, sektörel gelişmelerin yakından takip edilebilmesi olduğuna işaret etti.
"Özetle, nitelikli insan kaynağına odaklanmamız artık kaçınılmazdır. Türk asansör sektörü ülke sanayisi ve ekonomisi açısından önemli bir faaliyet alanı olup sektörünün doğrudan kentleşme ve buna bağlı olarak gelişim gösteren inşaat sektörü ile birlikte düşünülmesi gereklidir. Bu nedenlerden dolayı, Türk asansör sektörünün stratejik öneme sahip bir sanayi alanı olduğu hepimizin malumudur." diyen Büyükdede, bakanlık sanayi sicil sisteminde 2.772 asansör montaj ve aksam imalat firmasının kayıtlı olmasının, sürekli olarak girişimci sayısı artan bir sektör yapısı ile karşı karşıya kalındığını gösterdiğini, Türk asansör sektörü içerisinde yer alan unsurların bir araya gelmelerinin artık kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Hasan Büyükdede sözlerini şöyle sürdürdü:
"Asansör sektörümüz 2020 yılında 250 milyon dolar ihracat, 116 milyon dolar ithalat, 2021 yılında
ise 300 milyon dolar ihracat ve 158 milyon dolar ithalat gerçekleştirmiştir. Çok açık bir şekilde, dış ticaret fazlası veren sektörlerimizden olan asansör sektörümüzü buradan huzurlarınızda tebrik etmek istiyorum.
Bakanlığımız, asansör sektörüne yönelik olanlar da dahil olmak üzere Avrupa Birliği teknik mevzuatına uyum konusunda çok yüksek bir hassasiyete sahiptir. Mevzuat uyumunun yanı sıra, bu mevzuattaki tüm gerekliliklerin asansör ve asansör güvenlik aksamları açısından aranması noktasında da piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerini sürdürmektedir.
Pandemi sonrasında gerek emtia fiyatlarında, gerek navlun/lojistik maliyetlerinde yaşanan yükselişlerden sonra bir dönem durağan rakamları görme ihtimalimiz var, ancak küresel boyuttaki enflasyon sonucunda eski rakamlara dönüşün kısa vadede mümkün olmayacağını tahmin ediyorum.
Tüm dünyada işçilik maliyetleri, hammadde fiyatları, lojistik maliyetleri yükseliyor, dolayısıyla bunların nihai ürün fiyatlarına yansıması kaçınılmazdır. Ülke olarak elimizdeki en iyi kozun, işletmelerimizin dinamik ve çevik bir şekilde hareket etme kabiliyetine sahip olmaları olduğunu düşünüyorum. Tedarik zincirindekiler başta olmak üzere her türlü mal ve hizmet arzında yaşanan kırılmaları egale edebilecek durumdayız. Bu fırsatı kaçırmayalım.
Bunların dışında, Bakanlığımız bünyesindeki Milli Teknoloji Hamlesi Programı olsun, Ar- Ge merkezleri, teknokentler olsun, haksız rekabete karşı kullanılabilecek Piyasa Gözetimi ve Denetimi gibi argümanları geliştirmeye, genişletmeye gayret ediyoruz.
Bakanlık olarak sektörden öncelikli beklentimiz, başta asansörün güvenli aksamları ve yazılımları olmak üzere asansörlerle ilgili her türlü Ar-Ge faaliyetlerinin arttırılmasıdır. Kısaca, yenilikçi ve inovatif faaliyetler, sektörün gelecek perspektif açısından büyük önem arz etmektedir. Zira Türk asansör sektörünün en önemli ve en temel sorunu; sektör Ar-Ge alt yapısının güçlendirilmesine yönelik çalışmaların az olmasıdır. Özellikle bütün olarak 'paket asansör' imalatının yaygınlaşması, asansörün tasarım, imalat, yazılım, montaj, bakım ve servis hizmetleri gibi alanların ise tek bir çatı altında büyük markalar vasıtasıyla sağlanması önemlidir.
Kıymetli misafirler; AYSAD’ın da 50. Kuruluş yılını kutluyor ve herkes için iyi bir fuar diliyorum. Sözlerime son verirken alanında büyük başarılara imza atacağına inandığım Uluslararası Asansör İstanbul Fuarı'nın gerçekleştirilmesinde emeği geçen başta Asansör sektör derneklerimiz olmak üzere herkesi kutluyor, bu etkinliğin tüm katılımcılar ve ziyaretçiler için hayırlara vesile olmasını diliyorum.”