Beta Asansör, Ersan Asansör, EMT Asansör, Gemak Asansör, Genemek, GM Mühendislik ve Star Asansör’ün bir araya gelerek oluşturdukları ve Türk Asansör sektörünün şu anda en büyük yapılanması olan GETA Asansör, yeni üretim tesisini büyük bir davet ile açtı.

Bir dünya markası olma ideali ile yola çıkan ve her geçen gün yapılanmasını büyüten GETA Asansör, yeni tesisinin açılışını 20 Mart 2018 Salı günü gerçekleştirdiği bir davet ile yaptı. Beta Asansör, Ersan Asansör, EMT Asansör, Gemak Asansör, Genemek, GM Mühendislik ve Star Asansör’ün bir araya gelerek oluşturdukları GETA Asansör’ün açılışına; Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Dr. Veysel Yayan, Sanayi Genel Müdürü Zübeyde Çağlayan, İstanbul Bilim Sanayi İl MüdürüÜmit Ünal, Kocaeli Bilim Sanayi İl Müdürü İlhan Aydın, AYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Targıt, TASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Fikret Gökhan, belediye ve diğer resmi kurum yetkilileri ile çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.

Açılış davetinde ziyaretçilere seslenen GETA Asansör Kurucu Ortaklarından Sedat Yıldız yaptığı konuşmada; “Hayal etmek bir fikrin doğması için ortam sağlar. Biz de Türkiye’de yerel bir asansör markasının çıkmasını, tüm ülke genelinde bilinir olmasını, sonrasında da yurtdışına açılabilmesini hayal ettik ve GETA fikri doğdu. GETA bir işbirliği ve güç birliği projesidir. Daha önce birbirleri ile hiçbir işbirliği yapmamış beş firmanın bir hedef için bir araya gelmesidir, GETA. Ülkemizde ortaklıkların uzun süre yürümemesi ve çok parçalı bir yapılanmanın oluşmasından dolayı üzerimizde ortaklıkla bir şeylerin başarılabileceğini göstermek gibi önemli de bir misyon var. Geliştirdiğimiz bu model ile 4’üncü yılımıza girer iken ortaklığımızın dağılmayacağını da test ettik. Bu güven ile iki yeni ortağımızı da aramıza katarak 7 ortak olduk. Fabrikamıza taşınmak aslında dördüncü yıl hedefimizdi ve bugün burada olmak ile dördüncü yıl hedefimizi tutturmuş olduk. GETA, inovatif fikirlerin önünü açan örnek bir firmadır. Kaynağımızın bir kısmını tezgâha ve malzemeye yatırdık. Kaynaklarımızın büyük bir kısmını da yazılıma ve insan kaynağına yatırdık. Dünya genelinde asansör firmalarının Ar-Ge’lerinin boy gösterdiği ELEVCON’da bu sene ülkemizi GETA temsil edecek” dedi.

Sedat Yıldız, önümüzdeki süreçte GETA’nın hedefleri arasında sanayi 4.0’a geçişi ve yüksek hızlı asansörlerin yerli üretim ile sağlanmasının yer aldığını söyledi. GETA’nın “ben” değil “biz” anlayışı ile hareket ettiğini vurgulayan Yıldız, son olarak katma değer üreterek, ülke ekonomisine destek olmak istediklerini sözlerine ekledi.

Sedat Yıldız’ın ardından bir konuşma yapan AYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Targıt ise yapılan açılış ile yerli malını desteklemek ve yerli üretimi geliştirmek için çıkılan bu yolda atılan adımlardan birine şahitlik ettiklerini belirterek şöyle konuştu; “Asansörler aslında monte edildikleri yerlerin ürünleridir. Başka bir deyiş ile asansörler kullanılacakları yerlerde ürün haline gelirler. Dolayısı ile oranın insan kaynakları ile üretilmesi gereken ürünlerdir. Bu açıdan bakıldığında yerlileştirilmesi kolay gibi görülen ama yerli tanımının yapılması bile pek kolay olmayan bir ürün ile karşı karşıya olduğumuzu bilmek durumundayız. Asansör endüstrisi bu kendine has özellikleri ile sektörün tecrübeli firmalarına ve simalarına kulak vererek ve gelişmeleri onların tecrübelerinden faydalanarak yönetmek ve yürütmek durumundadır ki; Bakanlığımızın bugün burada en üst düzeyde olmasının sebebi de bu zaten. Gayet doğru bir yolda olduğumuzu gösteriyor.”

Konuşmasında özellikle Türk halkının verdiği vergiler ile yapılan kamu yatırımlarında dahi yabancı ürün tedariğine işaret eden maddelerin olduğu şartname oyunlarının varlığına dikkat çeken Sefa Targıt; “Bunun ötesinde kamu ve özel sektör kurumları adına satın alma sorumluluğunu üstlenen kişiler kendi sorumluluk sahalarını emniyetli bölgede tutmak için ithal ve dünyaca meşhur markaları ile çalışmayı tercih ediyorlar. Bu noktada yerli üretimde karşılaşılabilecek sorunlar ile uğraşmak istenmiyor. Bu konuda yapılacak şey ki -biz enerji kaynakları olan bir ülke değiliz, tüm insan kaynaklarımız ile girişimcimizden, ustalarımıza, bürokratlarımızdan akademisyenlerimize kadar moralimizi yüksek tutmak gibi bir zaruret ile karşı karşıyayız. Bu da birkaç şekilde törpülenebiliyor. Burada bir tanesinden bahsetmek istiyorum. Kamu adına denetim yapan kişiler, kamunun böyle bir politikası olmamasına rağmen üreticilerin moralini üretimden cayacak kadar bir insani yaklaşım içerisinde oluyorlar. Bunun üzerine mutlaka gitmeliyiz. Bu gerçeği tüm taraflar biliyor ve bunun önlenmesini rica ediyoruz” dedi.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Dr. Veysel Yayan ise yaptığı konuşmada Sefa Targıt’ın Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yeni ekonomi politikası çerçevesinde yer alan yerlileştirme faaliyetlerine atıfta bulunduğunu belirterek şunları söyledi; “Malumunuz ekonomimiz gün geçtikçe ilerliyor. Tam ihracatımız arttı derken, yanı başında ithalatın da arttığını gözlemliyoruz. İhracatımızı tek başına arttırma gayreti içerisine giriyoruz ancak sonuç almakta güçlük çekiyoruz. Tüm bunlar üzerinde çalışan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız bunun tek çaresinin Türkiye’nin kendi imkânlarına yönelmesi olduğunu gördü ve Bakanlar Kuruluna bir sunum yaptı. Buradan alınan sonuç ile Bakanlığımız yerlileştirme konusunda sorumlu bakanlık oldu ve böyle bir rol üstlendi. Şimdi tüm ürünler üzerinde yaptığımız çalışmalarda, hangi ürünlere öncelik vermeliyiz, hangi ürünlerde açığımız var diye baktığımızda, dikkatimizi çeken ürünlerden bir tanesi de asansör. 250 milyon dolar civarlarında bir ithalatımız var. Buna karşın bizim bu ithalatı önleyecek hatta ihracatımızı katlayacak bir kaynağımız var. Bu düşünce ile Türkiye’deki asansör firmalarını araştırdık. Karşımıza bu konuda görüşebileceğimiz bir firma olan GETA Asansör çıktı ve kendilerini davet ettik. Ortaya koydukları model bizim açımızdan son derece çarpıcı, dağınıklıktan kaynaklanan etkinsizliği gidermeye yönelik çok ciddi argümanlar içeren bir modeldi. Şu anda Türkiye’de 3 bin civarında montaj, 2 bin 500 civarında da servis firması var. Artık asansör eskisi gibi lüks bir inşaat malzemesi değil. Artık 2-3 katlı binalarımızda dahi ihtiyaçtan dolayı asansörler monte ediliyor.Türkiye genelinde 550 bin dolaylarında asansör olduğu, geçen yıl ise 60 bin civarında asansör tüketildiği söyleniyor. Bu rakam genelin yüzde 10’una tekabül ediyor. Demek ki asansör tüketiminde ciddi bir artış var. Buna karşın ciddi bir oranda da asansör ithal ediliyor. Bugün asansör üreticilerimiz sadece üretmek ile kalmıyor aynı zamanda yabancı asansör iyidir imajı ile de mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Bu algının belirli bir oranda sarsıldığını söyleyebiliriz. Bizim önem verdiğimiz OSB’lerde yer alan Ar-Ge merkezlerimizin artışı yüzde 150 civarlarında. Bu artışın biz asansör sektöründe de yaşanmasını temenni ederiz. GETA Asansör’ün bu yıl yüzde 25’lik bir artış hedefi var. Bu konuda GETA Asansör’e biraz değinmek gerekirse kurulan modeli son derece başarılı buluyor ve tüm imkânlarımız ile desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Dünya pazarına çıkabilecek bir asansör markamız için kurulan modelin son derece başarılı olduğunu düşünüyoruz. Kendilerine; “Yaptığınız iş çok doğru, sizin için ne yapabiliriz?” dediğimizde, “ Sadece yanımızda olduğunuzu bilelim bu bize yeter” dediler. Bizler de her platformda sizler ile birlikte oluruz ve bunu da gösteririz dedik. Bugün burada olmamızın sebebi de budur.”

Açılış konuşmalarının ardından ise kurdele kesimine geçildi. GETA Asansör ortakları ve davete katılan protokol üyeleri hep birlikte kurdele kesiminde yer aldılar. Kurdele kesiminin ardından ise GETA Asansör’ün yeni tesisi gezildi. Açılış daveti, açılışın ardından düzenlenen kokteylin ardından son buldu